SİGORTA SONUÇ BİLDİRGESİ
SİGORTA SONUÇ BİLDİRGESİ
29 Eylül 1996 Pazar günü 9.30 - 14.30 arasında genel kurulda gerçekleştirilen müzakereler neticesinde aşağıda gösterilen görüşlerin sonuç bildirisinde değerlendirilmek üzere kongre genel kuruluna arzına oy birliği ile karar verildi.
BAŞKAN
Prof. Dr. Yusuf Ziya KAVAKÇI (Texas - USA)
TEBLİĞCİLER
Doç. Dr. Faruk BEŞER (Sakarya Üniv. İlahiyat Fak.)
Yrd.Doç.Dr. Nihat DALGIN (Karadeniz Üniv. İlahiyat Fak.)
Muhammed Fazlı b. YUSUF (Kuala Lumpur - MALEZYA)
MÜZAKERECİLER
Prof. Dr. Orhan ÇEKER (Selçuk Üniv. İlahiyat Fak.)
Doç.Dr. H. Yunus APAYDIN (Erciyes Üniv. İlahiyat Fak.)
Prof.Dr. Abdüssettar EBU GUDDE (Al-Baraka Müsteşarı - CİDDE)
RAPORTÖRLER
Yrd.Doç.Dr. Saffet KÖSE (Selçuk Üniv. İlahiyat Fak.)
Yrd.Doç.Dr. Ali KAYA (Uludağ Üniv. İlahiyat Fak.)
- Heyet, prensip olarak sigorta sisteminin caiz ve gerekli olduğunda görüş birliği içindedir. Bununla birlikte özellikle ticari hayat sigortası olmak üzere, günümüzde cari olan diğer sigorta uygulamalarının düzeltilmesi gereken bazı unsurlar içerdiğini kabul etmiştir.
- Günümüz Türkiye'sinde uygulanmakta olan hayat sigortasına bakışları farklıdır. Çoğunluk mevcut haliyle, hayat sigortası uygulamasının garar, kumar, faiz gibi akdi batıl kılan unsurlar taşıdığını ve bu sebeple caiz görülemeyeceğini, ancak bu batıl unsurların giderilmesi durumunda caiz hale geleceğini söylemiştir. Bunun için İslâm dünyasındaki bazı uygulamalardan istifade edilebileceği de tavsiye edilmiştir. Türkiye'de halen uygulanan hayat sigortası İslâm açısından ideal olan sigorta olmamakla birlikte bu sigortaların caiz görülebilecek bazı uygulamalarının bulunduğu ve bu uygulamalardan yararlanılabileceği görüşü azınlıkta kalmıştır. Ancak "kooperatif tarzında çalışan dayanışma sigortalarını da kanunların elverdiği ölçüde kurumsallaştırmak gerektiği ve bu konuda örnek uygulamalar bulunduğu ifade edilmiştir.
Kongreye Malezya'dan katılan, İslâm Dayanışma Şirketi Sekreteri Muhammed Fazlı b. Yusuf, hayat sigortasının ihtiva ettiği faiz, garar ve kumar gibi haram unsurlar sebebiyle caiz olmadığını, bunlar giderildiği takdirde hayat sigortası yapılabileceğini ve kendilerinin İslâm Dayanışma Şirketi kurumu bünyesinde hayat sigortası hizmeti verdiklerini ifade etmektedir.
- İşsizlik Sigortası
Tebliğciler, işsizliğin "sosyal güvenlik" sistemince sigorta edilen bir riziko olduğunu, işsizlik sigortasının devleti ilgilendirdiğini ve caiz olduğunu ittifakla belirtmişlerdir.
- İşyeri, İş Makinaları ve Kaza Sigortaları
Heyet üyelerinin çoğunluğu işyeri, iş makinaları ve kaza sigortalarının daha ideali oluşturuluncaya kadar, mevcut haliyle caiz olduğunu, ancak bu tür sigortanın "dayanışma" esasına göre kurulmak suretiyle daha uygun hale getirilmesinin mümkün olduğunu belirtirken, heyet üyelerinden bir kısmı bu tür sigortaların mala yönelik olması sebebiyle "kaza . sigortalarına" dahil bulunduğunu, mevcut "ticari sigortaların" sunduğu kaza sigorta akdinde garar, kumar ve faiz gibi akdi batıl kılan unsurlar taşıdığından caiz olmadığını belirtmiştir. Ancak bunlar dayanışma sigortası ile telafi edilebilir.
- Prensip olarak işverenin işçisinin sosyal sigorta primini ödemekle yükümlü olduğu konusunda bildiri sahipleri görüş birliğine varmışlardır.
6. Heyet üyelerinden birisi şu görüşü ilave etmiştir: Sigorta, özel olmaktan ziyade devletin işidir. Bütün vatandaşlar devletin sigortası altındadır. Zekâttan uyarlama yapılarak bir sigorta sistemi düşünülebilir. Bunların üst sigorta kurumu ise (reassurance) İslâm Konferansı Teşkilatına bağlı olarak kurulmalıdır.